Bir bina inşaatını ortaklar birlikte yaptırırlar. Bina biter, çok sayıda ortağın bağımsız bölümleri paylaşmalarına sıra gelmiştir. Müteahhit ile yüzde elli oranında paylaşılmış, arsa sahipleri kendi aralarında henüz paylaşmamışken, arsa hissedarlarından birisi gözüne kestirdiği en iyi daireye yerleşmiştir. Onun düşüncesi, bu yeri işgal etmek, paylaşırken de burayı almaktır. Eğer anlaşma sağlanmaz ise ortaklığın giderilmesi davasında ise burayı almaya hazırlanmaktır. İşte dostum bunları farketmiş ve çok kötü niyetli bir davranış ve paylaşmayı da çıkmaza sokan bir durum olarak değerlendirmişti. Bunun ardından bir diğer hissedar da başka bir daireye yerleşir, diğeri ise, dubleks daireye eşyalarını koyar. Yani, sanki kapanın elinde kalıyor zannedilmektedir.
Dostum ise bu kez farklı bir yöntem izler, önce ihtar çekerek izin vermediğini, boşaltılmasını ve ecri misil istediğini iletir. Ardından da her ay için ayrı ayrı ecri misil (oturmadan kaynaklı alacak, bir nevi kira) davaları açar. Yine müdahalenin menni (kişinin oturduğu yerden men edilmesi, tahliyesi) davası da açar. Dava sayısı onlu rakamları aşar. Müdahalenin menni, işgalin kaldırılması (boşaltım) istemli davalar için keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılır.
Bilirkişi raporu sunar. Bilirkişi dostumun da çok yakınıdır, emekli bir hakimdir. Yüzlerce emsalin aksine sureti haktan gözükerek şöyle yazar: "...taraflar arasında paya uyan bir belirtme ve sınırlandırma olmadığından, her paydaşın öbürlerine zarar vermemesi kaydıyla taşınmazı kullanma hakkı vardır bu nedenle davalı davacının hissesine düşen emsal kira miktarı hesaplanıp tazminat olarak davalıdan tahsili gerektiği kanısına varılmıştır" Burada nasıl sureti haktan gözükülüyor: 'Davacı ecri misil isteyebilir', ama öncesinde ise tabiri yerinde ise 'insan kandırır' gibi, davalı paydaşın öbürlerine zarar vermemek üzere kullanmasından söz ederek işgal ve ikamet yönünden davanın reddi konusunda Mahkemeye aslında bir yol gösteriliyor. Buna sübliminal mı denir, ya da zımnen (üstü örtülümü) demek gerekir, işgalciyi koruyan bir mesaj veriliyor.
Mahkeme de aslında bilirkişi gibi karar vermeye hazırdı. Neyse ki, örnek Yargıtay kararı da sunularak ve konu detaylı açıklandıktan sonra, dava tam kabul şeklinde sona erdi…