ZAFER ÇAĞLAYAN-EGEMEN BAĞIŞ-MUAMMER GÜLER
Eski ekonomi bakanı Zafer Çağlayan hakkında çok önemli ve kritik gelişmeler yaşandı. Deprem niteliğindeki bu gelişmeler çok geniş çevrelerden çok farklı tepkilere neden oldu. Eski Bakan Zafer Çağlayan tutuklanacak mı, Zafer Çağlayan nasıl tutuklanır? Zafer Çağlayan’ın sanık olması ve hakkında tutuklama kararı verilmiş bulunması diğer eski bakanlar Egemen Bağış ve Muammer Güler için ne anlama geliyor, hükümet kanadı ve Sayın Cumhurbaşkanı bu konuya ne diyor?
Konu hakkında çok detaylı açıklamalara geçmeden önce Posta Gazetesi yazarı Nedim Şener’in son yazısından kısa alıntı yapmak istiyoruz.
Şener şöyle diyor: “…Zamanla 17/25 Aralık’ın “kumpas” boyutu “yolsuzluk” boyutunu kapattı. Üç bakanın adının geçtiği soruşturma savcılığın 16 Ekim 2014 tarihli takipsizlik kararı ile kapandı. Yargılama için bir başka fırsat TBMM’de ortaya çıkmıştı ama 21 Ocak 2015 günü yapılan oylamayla Yüce Divan’a gönderilmeleri AKP’lilerin oylarıyla engellendi. Oysa bu bakanlar yargılanmalıydı. Rıza Sarraf’ın 19 Mart 2016 günü ABD’de tutuklanması bu tartışmayı yeniden başlattı. Savcı Preet Bharara, Sarraf’ın serbest kalmasına itiraz ettiği 25 Mayıs 2016 tarihli dilekçesinde üç bakanın aldığı rüşvet tutarlarına yer vermişti. 27 Mayıs 2016 tarihinde bu köşede “Bütün bu gelişmeler konunun yeni belgelerle boyutlanacağını gösteriyor” demiştim. Sonunda iş geldi eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’ın aynı dosyada “sanık” olmasına dayandı. İlk kez bir Türk Bakan hakkında böyle bir dava açılıyor…..”
Şener yazısını şu cümle ile noktalıyor: “3 Haziran 2016’da da bu köşeden şunu yazmıştım; “Türkiye yargısı Rıza Sarraf ve ondan rüşvet alan siyasetçileri yargılayamadığı için dünyaya rezil oluyor.”
Nedim Şener şunu ifade ediyor. 17/25 Aralık sürecinin kumpas dışında yolsuzluk boyutu son derece ciddiydi. Bu üç bakanın kirli işlere girmesinin üstünün kapatılması yoluyla Türkiye rezil oluyordu. Yine üç bakan hakkında verilen takipsizlik kararını eleştiren Şener, TBMM’nin de Ak Parti oyları ile Yüce Divan’a gönderilmemesini de eleştirerek “…oysa bu bakanlar Yüce Divana gönderilmeliydi…” cümlesini de yazmıştır.
ZAFER ÇAĞLAYAN HAKKINDAKİ SÜREÇ NEDİR.
Zafer Çağlayan’ın sanık sıfatını kazandığı basında yer almıştı. Bu habere göre Ekonomi eski Bakanı Zafer Çağlayan, Halkbank eski Genel Müdürü Süleyman Aslan ile Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Levent Balkan sanık sıfatı alarak iddianameye girmişti.
Medyada yer alan son belgelerde ise Çağlayan ile Aslan ve Balkan’ın tutuklanacağı resmi olarak bir tutuklama kararının Jüri tarafından da onaylandığı belirtiliyor. Henüz yalanlanmayan bu belgenin resmi de medyada yer aldı. Bu resim de yazımızın en altında yer bulacak.
ZAFER ÇAĞLAYAN NASIL TUTUKLANIR?
Zafer Çağlayan’ın bu karar sonrası, ABD’de bulunduğu her an adli kolluk tarafından tutuklanacağını gösteriyor. Bu konuda Türkiye Gazetesi Yazarı Cem Küçük de Mart ayı sonunda Zafer Çağlayan ile dört bakanın tutuklanacağı haberini vermişti. Haber şöyleydi:
CEM KÜÇÜK DÖRT ESKİ BAKAN ABD’YE GİDERSE TUTUKLANACAK
Gazeteci geçtiğimiz Mart ayı sonunda Habertürk’te şunları ifade etmişti: Küçük, şöyle diyordu:
“TUTUKLANAN ATİLLA DAHA ÖNCE 7 KEZ ABD’YE GİTTİ”
Atilla’nın, Rıza Sarraf’ın da davası ile ilgili olarak tutuklandığını bildirerek, tam o esnada telefonuna gelen bir mesajı okuyarak; Bankanın Genel Müdür Yardımcılarından birinin mesajını ileten Küçük, “Atilla’nın 17 Aralık kumpas operasyonundan sonra 2015-2016 yıllarında 7 kez Amerika’ya gidip geldiğini” belirmiş, devamında Küçük, o ziyaretleri sırasında tutuklanmayan Atilla’nın, neden şimdi tutuklandığını sorarak zamanlamaya dikkat çekmiştir
“4 ESKİ BAKAN ABD’YE GİDERSE TUTUKLANACAK”
Küçük açıklamalarının devamında İçişleri Bakanı Muammer Güler, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar ve Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış’ın tutuklanacağını belirterek aynen şu ifadeyi kullanmıştır : “..Buradan söylüyorum. 4 Bakan da gitse tutuklanacak. 4 Bakan gitse tutuklayacaklar…”
Bu hadiselerin ardından hükümet kanadında Bakan Zeybekçi de açıklama yapmıştır.
NİHAT ZEYBEKÇİ AÇIKLAMASI:
Bakan Zeybekci: Çağlayan’ın Türkiye’nin çıkarları aleyhine hiçbir işlemi olmamıştır
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, “Ekonomi eski Bakanı Çağlayan’ın Türkiye’nin çıkarları aleyhine hiçbir işlemi olmamıştır, bizim için aslolan Türkiye’nin çıkarlarıdır” demiştir. Konu hakkında bir soru üzerine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da açıklama yapmıştır. Açıklama şöyle:
CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞDAN AÇIKLAMASI:
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kazakistan seyahati öncesi yaptığı basın toplantısında “Çağlayan’a karşı atılan adımı Türkiye Cumhuriyetine karşı atılan bir adım olarak gördüğünü söylemiş, Zarrab, Halkbankası ve hatta Washington’daki Rezidans önündeki kavga ile ilgili çok kötü kokuların geldiğini söylemiştir. Bu husustaki açıklama şöyle: “”İran’a biz bir defa herhangi bir yaptırım uygulama kararı Türkiye olarak almadık ki… Bizim İran ile ikili ilişkilerimiz var, hassas ilişkilerimiz var. İran’dan özellikle doğalgazımızın, petrolün bir kısmını oradan alıyoruz. Biz bunu kendilerine de o zaman söyledik. Ben bunları Sayın Obama’ya da söyledim, diğer bu konularla ilgilenen kişilerine, başta Dışişleri Bakanları olmak üzere onlara da söyledik. Yani dedik ‘Biz burada böyle bir yaptırım içerisine girmeyiz.’ Bu ekonomik ilişkileri yürüten bakanımız kim Ekonomi Bakanı. Ekonomi Bakanı hükümetin attığı adıma ne yapacaktır? Uygulayanlardan bir tanesi olacaktır. Dolayısıyla atılan bu adımlar tamamen siyasidir. ABD bir defa bu konuyu-tabii bu gidişimizde orada da inşallah görüşme fırsatı buluruz-gözden geçirmesi lazım. Bu işlerin arkasından çok pis kokular geliyor. Rıza Sarraf olayı da öyledir. Halk Bankamızın Genel Müdür Muavini Hakan Bey ile ilgili konu da öyledir. Bunların hepsi. Diğer isimler yine öyledir.”