YARGITAY 1. Ceza Dairesi
2016/5389 E.
2018/61 K.
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tasarlayarak öldürme
HÜKÜM : TCK.nun 82/1-a, 29, 62, 53/1 maddeleri uyarınca 24 yıl hapis cezası.
TÜRK MİLLETİ ADINA
1- Sanık … müdafiinin yasal süresinde gerçekleşmeyen duruşmalı inceleme talebinin CMUK.nun 318. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir.
2- Mahkemece ortaya konulan kabul ve gerekçeye göre, sanık hakkında TCK.nun 29. maddesi uyarınca haksız tahrik nedeniyle yapılan indirim oranında isabetsizlik görülmemiş, tebliğnamedeki bozma düşüncesi benimsenmemiştir.
3- Toplanan deliller, karar yerinde incelenip, sanık …’ın maktul …’ya yönelik eyleminin sübutu kabul, takdire ilişen cezayı azaltıcı sebeplerin bulunmadığı takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin suç vasfına, haksız tahrikin derecesine, katılanlar vekilinin haksız tahrik bulunmadığına yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre; sanığın aralarında boşanma davası bulunup ayrı yaşadığı eşine, maktulün samimi mesaj gönderdiğini öğrendiği, olaydan bir kaç gün önce bu hususu eşiyle ve maktulle görüştüğü, aralarında gönül ilişkisi olduğu kanaatine vararak olay günü aracına tüfeğini alıp maktulün aracını takibe aldığı, bir müddet takipten sonra, trafik ışıklarında duran maktulün aracının yanına aracıyla yaklaşıp, av tüfeğiyle iki el ateş ederek maktulü öldürdüğü anlaşılan olayda,
a) Suçun tasarlanarak işlendiğinin kabulü için; sanığın eylemi gerçekleştirmeye olay tarihinden önce karar vermesi, kararında sebat ve ısrar göstermesi, karar ile icra arasında makul bir süre geçmesinin gerektiği, sanığın maktulü öldürmeye ne zaman karar verdiği, bu kararda ne kadar zamanla sebat ve ısrar gösterdiği kesin delillerle ortaya konulamadığı halde, sanığın kendi savunmalarında belirttiği ve öldürme kararı anlamı taşımayan olgulardan bahsedilerek tasarlayarak öldürme suçundan hüküm kurulması,
b) 24.11.2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı Kararı ile 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin iptal edilen bölümleri nazara alındığında sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş olup sanık müdafii ve katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden re’sen de temyize tabi hükmün tebliğnamedeki düşünceden farklı gerekçeyle BOZULMASINA, 17/01/2018 günü, oybirliğiyle karar verildi.