T.C.
ANKARA
2. İDARE MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/649
KARAR NO : 2015/189
DAVACI : ŞEHİR PLANCILARI ODASI (ANKARA ŞUBESİ)
VEKİLİ : AV. KORAY CENGİZ
Cinnah Caddesi Farabi Sokak 38/4 Çankaya/ANKARA
DAVALI : ANKARA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLIĞI/ANKARA
VEKİLİ : Av. G. Serçin Şengül – Aynı Adreste
MÜDAHİL(DAVALI) :MEHMET KILIÇOĞLU
VEKİLİ : AV. ARİF AYTÜRK
Strazburg Cad. No:41/7 Sıhhıye / ANKARA
DAVANIN ÖZETİ : Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 11.09.2013 gün ve 1681 sayılı kararıyla onaylanan Çankaya İlçesi, Söğütözü, 16136 ada, 8 parsele ilişkin 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinin; hukuka, şehircilik ilkelerine, mevzuata ve kamu yararına açıkça aykırı olduğu, kişiye özel ve yoğunluğu artırıcı nitelikte olduğu iddialarıyla iptali istenilmektedir.
SAVUNMANIN ÖZETİ : Davacı odanın dava açmakta menfaati bulunmadığından bahisle usulden; işlem tesis edilirken tüm planlama süreci ve ilkelerine uygun haraket edildiği ve kamu yararının gözetildiğinden bahisle esastan davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.
MÜDAHİL
BEYANININ ÖZETİ : Ehliyet yönünden davanın reddi gerektiği, işlemin kamu yararı taşıdığı, mevzuata uygun olarak tesis edildiği öne sürülerek davanın reddi gerektiği beyan edilmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Ankara 2. İdare Mahkemesi’nce dava dosyası tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında bir karar verilmesine gerek görülmeksizin işin esası hakkında gereği görüşüldü:
Davalı idarenin usule ilişkin itirazı yerinde görülmemiştir.
Dava, Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 11.09.2013 gün ve 1681 sayılı kararıyla onaylanan Çankaya İlçesi, Söğütözü, 16136 ada, 8 parsele ilişkin 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinin iptali istemiyle açılmıştır.
3194 sayılı İmar Kanununun 8. maddesinde; planlar, bölge planı, çevre düzeni planı, nazım imar planı ve uygulama imar planı olarak kademelendirilmiş, 5. maddede ise; Nazım imar planı; “… varsa bölge veya çevre planlarına uygun olarak halihazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının; genel kullanış biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunluğunu, çeşitli yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini ulaşım sistemlerini ve problemlerinin çözümü gibi hususları göstermek ve uygulama imar planlarının hazırlanmasına esas olmak üzere düzenlenen detaylı bir raporla açıklanan ve raporuyla beraber bütün olan plandır. Uygulama İmar Planı; tasdikli halihazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak nazım imar planı esaslarına göre çizilen ve çeşitli bölgelerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini, yolları ve uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak uygulama etaplarını ve diğer bilgileri ayrıntıları ile gösteren plandır.”şeklinde tanımlanmıştır.
İmar planları; ülke, bölge ve kent verilerine göre konut, çalışma, ulaşım gibi kentsel işlevler ile sosyal ve kültürel gereksinimleri varolan yada sağlanabilecek olanaklar ölçüsünde en iyi biçimde yerine getirmek ve bölge halkına iyi yaşama düzeni ve koşulları sağlamak amacıyla kentin gelişmesi de göz önünde tutularak hazırlanır ve koşulların zorunlu kıldığı biçimde ve zamanda yasalarda öngörülen yöntemlere uygun olarak değiştirilebilir.
İmar planlarının yargısal denetiminde de; bütün bu hususlara uyulup uyulmadığının, taşınmazın yer, büyüklük, konum ve işlevi açısından imar planında ayrıldığı amaca, şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve yararı açısından uygun olup olmadığının incelenmesi gerekmektedir.
Dava dosyasının incelenmesinden; Ankara İli, Çankaya İlçesi, Söğütözü, 16136 ada, 8 parsele ilişkin 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişikliğinin akabinde, söz konusu parsele ilişkin Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 11.09.2013 gün ve 1681 sayılı kararıyla onaylanan 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliği yapılması üzerine, bu kararının iptali istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlık plan değişikliğine ilişkin olup çözümü teknik bilgiyi gerektirdiğinden, Mahkememizin 23/05/2014 günlü ara kararıyla mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verildiği, mahallinde yapılan inceleme sonrasında bilirkişilerce Mahkememize sunulan 26/12/2014 günlü bilirkişi raporunda özetle; “… yapılan değişiklik üst ölçekli plan ile uyumlu olsa da, değişiklik yapılmasını gerektiren bilimsel, nesnel, teknik herhangi bir gerekçe ve kamu yararı bulunmadığı, söz konusu plan değişikliği ile yapı yoğunluğu kurgu ve kararının bozulduğu, parsel bazında noktasal ve parçacıl değişiklik yapılarak olumsuz emsal oluşturulduğu, imar ve yapılaşma düzeni, kurgulanan donatı dengesi, standardı ve ulaşım alt yapısını bozucu, mevcut sosyal donatı alanlarına ilave yük getirici nitelikte olduğu, bodrum katın emsal dışı bırakılması suretiyle gizli emsal artışı içerdiği, önceden yapılaşmış parsellere nazaran avantaj sağlandığı, yapılaşmanın getireceği nüfus, araç/trafik yoğunluğu dikkate alındığında yeşil alan, yol/otopark gibi donatı ihtiyaçlarının karşılanamayacağı ve bu haliyle imar mevzuatına, şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına uygun olmadığı kanatine varıldığı….” görüşlerine yer verilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş olup, yapılan itirazlar raporu kusurlandıracak nitelikte bulunamamış, bilirkişi raporu içeriği itibariyle Mahkememizce de karara esas alınılabilecek nitelikte görülmüştür.
Bu durumda; dayanağı 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı Mahkememizin 31/12/2014 gün ve E:2013/1115 K:2014/1714 sayılı kararıyla da iptal edilmiş bulunan, dava konusu Çankaya İlçesi Söğütözü 16136 ada 8 parsele ilişkin 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğine dair Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 11.09.2013 gün ve 1681 sayılı kararı ile alanda yapı ve nüfus yoğunluğu artışı getiren plan kararları üretilerek bölge için öngörülen temel nüfus yoğunluk kararlarının bozulduğu, yapılaşma koşulları gibi hususlara dayalı olarak belirlenen yapı yoğunluğu kararının, parsel bazında parçacıl yaklaşımla noktasal bazda değiştirilmesiyle kötü/olumsuz emsal oluşturulduğu, planla öngörülen emsal değerine ilaveten ayrı/gizli emsal artışı yapıldığı anlaşılmakta olup, dava konusu işlemin şehircilik ilkeleri, planlama teknikleri ve kamu yararı yönünden hukuka uyarlık taşımadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, dava konusu işlemin iptaline, aşağıda dökümü yapılan 212,60.-TL yargılama giderinin ve AAÜT uyarınca belirlenen 750,00 TL vekalet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, müdahil (davalı yanında)’in yapmış olduğu 70,20.-TL yargılama giderinin müdahil üzerinde bırakılmasına, dava sonunda haksız tarafa yüklenmek üzere Maliye Hazinesi tarafından yatırılan 177,50 TL keşif harcı ve 1.250,00 TL bilirkişi ücretinin davalı idareden alınarak Maliye Hazinesine iadesine, artan posta ücretinin kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine, kararın tebliğini izleyen 30 gün içinde Danıştay Başkanlığı nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere, 12/02/2015 tarihinde oybirliğiyle hüküm verildi.